1
Ağustos /
3 gündür Afyonkarahisar’dayım. Buraya
gelirken, yolculuk boyunca, 2 kitap (Nedim
Gürsel “Sevgilim İstanbul”, küçük İskender “Pop H’art”) okumuş olmama rağmen, 3 gündür tek sayfa okuyamadım.
Burada yaptığım en güzel şey blog
sayfamı düzenlemek oldu. Yeni yazılarımı, şiirlerimi ve hayat notlarımı ekledim
(Eylülde, Dostluk, Bilinçsiz
Sayıklamalar -I-, Hayat Notları X,
Değinmeler 3) ve birkaç yeni alt
başlık açtım (Okuma Defteri, İçebakan, Seyir Defteri, Kırıntılar)
Okuma
Defteri,
okuduğum kitaplar üzerine aldığım notlardan;
İçebakan, “Bensel
Yazılar” alt başlığıyla kişisel yazılardan;
Kırıntılar, güncel olaylar
üzerine aldığım notlardan;
Seyir
Defteri
de sinema yazılarından oluşacak.
4
Ağustos /
“Artistik
ve ahlâki değerlere asırlar boyu bir türlü erişemedikleri için bunlar uğruna
bir ömür harcamayı enayilik olarak gören ve güzelliği üretmek yerine onu para,
şiddet ya da kurnazlıkla elde etmeyi fazilet sayan insanların ülkesindeki
okullarda, en az rağbet gören ve pek ciddiye alınmayan bir ders de resimdi.”
İhsan
Oktay Anar’ın
“Efrasiyâb’ın Hikâyeleri” isimli
kitabını okurken altını çizdiğim bu cümle bütün gün aklımı kurcaladı durdu.
Sanattan yoksun bir eğitim anlayışıyla yetişiyor olmamızın verdiği üzüntü bir
kez daha kendini belli etti.
Picasso, Van Gogh, Salvador Dali, Monet, Da Vinci, Michelangelo, Goya; Nuri İyem, Fikret Mualla, Abidin Dino,
Bedri Rahmi Eyüpoğlu gibi
ressamlardan bihaber insanları, özellikle de üniversite öğrencilerini görünce insanın
içi nasıl da derinden sızlıyor.
8
Ağustos /
Hayatımda, ilginç bir şekilde, 8’lerin
etkisini hissediyorum. Farklı zaman dilimlerinde, farklı yerlerde, farklı
şekillerde bir 8 karşıma çıkıyor ve hayatımı derinden etkiliyor.
Daha önce 8 Aralık, 8 Haziran, 8 Ekim ve
8 Mart gibi günlerde yaşadıklarım bugün de tekrar etti. Belki de bugünün 8’lere
özel bir tarih olmasından ve art arda sekizlerin dizilmesinden kaynaklanıyor bu
durum.
10
Ağustos /
Hayat
Notları –XI-
tamamlandı.
Bir şiir olarak tasarladığım, 10 kısa
bölümden oluşan metnin, hayat notlarına daha uygun olacağını düşündüm.
…
son
ve ilk
nerde başlar, nerde biter bu gidişat
hep eksik kalacak
yıkıntılar arasında bu hayat
…
14
Ağustos /
Salâh
Birsel’in
yazar olmak istediğini söyleyen genç bir bayana verdiği cevap;
“Çok
okuyacaksın, çok yazacaksın. Fransız eleştirmenlerinden Alain’in öğrencisi
André Mourois’ya salık verdiği şeyi uygulayacaksın. Usta yazarların kimi
yazılarını alıp, noktasına, virgülüne varınca kopya edeceksiniz.”
Bu sözler bana Gus van Sant’ın “Forrester’in
Peşinde” isimli filmini hatırlattı.
19
Ağustos /
Bir aşkın ayrıntılarını saklamanın hüznü
peşimi hiç bırakmadı: sinema biletleri, yemek fişleri, gidilen lokantalarda peçetelere
yazılan küçük hatırlatma notları, özel tarihler, birlikte yürünen sokaklara
verilen isimler, hediyeler, onun için yazılan şiirler, otobüs biletleri…
Elimde kocaman bir kutuyla, şimdi,
yıllar önce onun yaşadığı evde, ondan geriye kalan küçük ayrıntılar ve ölümün
yaklaştığını hatırlatan saat sesiyle geçmişin izini sürüyorum.
24
Ağustos /
Bir Çin atasözü der ki, “Yazları uzun okuyun, kısa yazın.”
Yıl içinde derslerimin yoğunluğu
nedeniyle çok fazla okumaya zaman ayıramadığım için bu yazı okumaya, özellikle
de Çağdaş Türk Edebiyatı üzerine yoğunlaşmaya ayırdım.
Yıl içinde okumayı düşünüp de
okuyamadığım kitap sayısı 70’i geçmiş. Ne yazık ki yaz tatili boyunca hepsini
okuyamadım. 52 kitapla yazı tamamladım.
Romandan şiire, öyküden denemeye,
felsefeden resime; Orhan Pamuk’tan Tezer Özlü’ye, Enis Batur’dan küçük
İskender’e, Bilge Karasu’dan Ferit Edgü’ye, Ayfer Tunç’tan Aslı Erdoğan’a,
Nâzım Hikmet’ten Can Yücel’e; Sessiz Ev’den Haberci Çocuk
Cinayetleri’ne, Suya Seng’den Ne Kitapsız Ne Kedisiz’e, Dört Köşeli Üçgen’den Kapak Kızı’na, Taş-Kâğıt-Makas’tan Ağda
Zamanı’na kadar yoğun bir okuma döneminden sonra sıra yazmaya geldi…
27
Ağustos /
Cennet nedir ki?
Adem’le Havva için yaratılmış, sonra da
yasak bir meyve yüzünden bütün insanlara mükafat olarak sunulmuş ‘aşk
bahçesi’nden başka nedir ki?
29
Ağustos /
“…
zaman ki sonsuzdur
bitmemiş şiirler gibidir
bazı hüzünleri
bazı nehirleri tutup anlatmak gibidir
biz ki zamanı tırnak içine alıp yaşadık
…”
İlhan
Berk
30
Ağustos /
Çok uzun zamandır aşk ve dostluk üzerine
kafa yoruyordum. İki şiirsel karalama ve bir de hayat notu düşmüşüm bir kenara
bu konu ile ilgili…
…
bir dostluğun değirmeninde
öğüterek kurduk aşkımızı
zamansız bir metnin satır aralarına
gizledik
kaybolduk
ne zaman yakınlaşsak ruhlarımıza
aramızda hep virgül boşluğu yarattık
…
…
yorgun zamanların gece vardiyasında
kaçamak bir sigara dumanı kadar gizemli
yalnız bir yıldız gibi şehir ışıkları
arasında kaybolan
yazdıkça çoğalan
bir aşk mıydı dostluk değirmeninde öğüttüğümüz
bir aşk mıydı ürkekçe yaklaştığımız
bir aşk mıydı farkında olmadan
büyüttüğümüz
…
Bu iki şiirsel karalama belki bir şiire
yön verebilir.
Hayat Notu ise şöyle;
“Eğer bir gün birine aşık olacaksam,
dostluk değirmeninde öğütülmüş olsun bu aşk.”
Tuna
BAŞAR
/
ağustosikibinsekiz
izmir-afyonkarahisar
/
Ayın
Kitapları
- İlhan
Berk “Kitaplar Kitabı” Şiir Yazko
1. baskı 1981 120 syf
- İhsan
Oktay Anar “Efrasiyâb’ın Hikâyeleri”
Roman İletişim Yay. 15. baskı 2005 245 syf
- Salâh
Birsel “Nezleli Karga” Günlük
Remzi Kitabevi 1. baskı Haziran 1991 119 syf
- Nâzım
Hikmet “835 Satır” Şiir Adam Yay.
9. baskı Temmuz 1993 243 syf
- Enis
Batur “Kurşunkalem Portreler”
Deneme Sel Yay. 1. baskı Ekim 1999 150 syf
- küçük
İskender “İskender’i Ben Öldürmedim”
Şiir Sel Yay. 1. baskı Ekim 2005 104 syf
- Aslı
Erdoğan “Kırmızı Pelerinli Kent”
Roman Everest Yay. 6. baskı Kasım 2006 143 syf
- Edip
Cansever “İlkyaz Şikayetçileri”
Şiir Adam Yay. 1. baskı Nisan 1984 70 syf
- Bilge
Karasu “Ne Kitapsız Ne Kedisiz”
Deneme Metis Yay. 5. baskı Ekim 2001 94 syf
- Ahmet
Muhip Dıranas “Şiirler” Şiir YKY
10. baskı Nisan 2006 161 syf
- “Van
Gogh”, Resim Boyut Yay. 2008 191 syf
- Halil
Cibran “Deli” Deneme Arion Yay.
3. baskı Aralık 2003 64 syf
- Ömer
Hayyam “Dörtlükler” Şiir İş
Bankası 7. baskı Ocak 2008 196 syf
- Salâh
Birsel “Dört Köşeli Üçgen” Roman
Özgür Yay. 3. baskı Kasım 1985 140 syf
- Metin
Altıok “Soneler” Şiir Korsan Yay.
1. baskı Kasım 1994 59 syf
- Mario
Levi “Bir Şehre Gidememek” Öykü
Afa Yay. 2. baskı Temmuz 1990
- Hikmet
Çetinkaya “Alaca Bir Öfke” Deneme
Cumhuriyet Kitapları 1. baskı Ekim 2000 172 syf
3 Yorumlar
“Eğer bir gün birine aşık olacaksam, dostluk değirmeninde öğütülmüş olsun bu aşk.”
YanıtlaSilSeni okumak , edebiyat adına kültür artırmaya benziyor Tuna..:) sabah sabah günüm keyifli başladı..Günün düşüncelerin kadar aydınlık ve güzel olsun..Sevgiyle her daim ♥
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim Selen Hanım, yorumlarınız ve beğeniniz için. Yorumunuz nedeniyle ben de keyiflendim.
YanıtlaSil