Gece XXIX



16 Mayıs 2010
Pazar

Yeni bir başlangıcın ilk günleri, aslında en yoğun ve yorucu günleri…
Yaklaşık 4 ay sonra uzmanlık sınavım var ve ben bu 4 aylık sürede kendimi bir odaya kapattım. Yanıma sadece kitaplarımı, defterimi ve hayallerimi aldım. Bir de tabii ki O’nun sesini…
Ders çalışıyorum sürekli. Geceleri de biraz kitap okuyup günlüğümü tutuyorum. Bir süre dışarı çıkmak istemiyorum.
Burada çok fazla kitap yok. Buraya gelirken yanımda sadece iki kitap getirebildim: Enis Batur’un “Yazboz”u ve Selim İleri üzerine hazırlanan “Şimdi Seni Konuşuyorduk” adlı kitaplar. Burada da daha önce okuduğum kitaplar ve birkaç da dergi var. Onların arasından da en iyileri seçtim ve bu yoğun günlerin gecelerini o kitaplara ayıracağım:
- Nâzım Hikmet “Memleketimden İnsan Manzaraları”
- Ahmet Altan “Geceyarısı Şarkıları”
- Orhan Pamuk “Yeni Hayat” ve “Sessiz Ev”
- Aslı Erdoğan “Kırmızı Pelerinli Kent”
- Ayşe Kilimci “Mucize Var Mıdır, Memet Abla?”
- Görünmez Adam “Tahsin Yücel Kitabı”
- küçük İskender “Pop H’art”
- Yaşar Kemal “Yılanı Öldürseler”
- Oğuz Atay “Tutunamayanlar”
- İhsan Oktay Anar “Efrasiyâb’ın Hikâyeleri”
- Selim İleri “Cehennem Kraliçesi”, “Her Gece Bodrum” ve “Ada, Her Yalnızlık Gibi”
- Mebuse Tekay “Annem Gibi Olmadım”
- Can Dündar “Savaşta Ne Yaptın Baba?”
- İnci Aral “Ağda Zamanı”
- Maksim Gorki “Aşk Rüyası”
- Jean Paul Sartre “Bulantı”
- Goethe “Faust”
- Yılmaz Odabaşı “Şarkısı Beyaz”
- Murathan Mungan “Lâl Masallar”
- Cezmi Ersöz “Ölürsem Beni Seninle Ararlar Şimdi”
- Mehmed Uzun Kitabı
- Güven Turan “Yalnız Mısın?”
- Perihan Mağden “Haberci Çocuk Cinayetleri”
- Aziz Nesin “Aşk Şiirleri”
- Dostoyevski “Yeraltından Notlar”
- Umberto Eco “Baudolino”
Bu kitapların yanında Varlık’ın, kitap-lık’ın, Üç Nokta’nın. Mortaka’nın, Kül Öykü’nün birkaç eski sayısıyla Cumhuriyet ve Radikal gazeteleri kitap ekleri var.
Büyük ihtimalle dışarı çok fazla çıkmayacağım için ve aklımı daha çok derse vermem gerektiği için önümdeki 4 ayı bu kitaplarla, dergilerle geçirmek zorundayım.
Okuma Defteri’mi bu kitaplar üzerinden kurmalıyım. Günlüklerimi ve Gece’yi bu kitapların ışığıyla yazmalıyım.
Tabii bir de eski yazdıklarım var. 2003 yılından beri yazdığım her şeyi yanımda getirdim: yayınladıklarımı, yayınlamadıklarımı. Onları tek tek gözden geçireceğim. Her birini yeniden yazacağım. Özellikle düşbükeyler için ayrı bir defter tutmalıyım. Eski yazdıklarım üzerinden yeni fikirlere göz kırpmalıyım. Henüz yayınlamadıklarıma yayınlanma aşamasında son şeklini vermeliyim.
Yoğun bir 4 ay beni bekliyor. Umduğum gibi çıkabilirsem bu süre zarfından, işte o zaman hayatımın tüm gidişatı, şimdiden, belirlenmiş olacak.

Tuna BAŞAR

on6mayıs’10gecesi izmir

Yorum Gönder

0 Yorumlar