Apartman
Boşluğu - Hakan Bıçakçı
• 1978 yılında İstanbul’da doğan Hakan Bıçakçı’nın daha önce yayınlanmış
Romantik Korku (2002), Rüya Günlüğü (2003), Boş Zaman (2004) isimli 3 romanı ve Bir Yaz Gecesi Kâbusu (2005) isimli bir
de öykü kitabı var.
Picus Dergisinde “Mevsim Normalleri”, Akşam Gazetesinin Pazar eki Brunch’ta “Jeneratör” ve Akşam Kitap Ekinde “Kitaplar ve …” başlıklarıyla yazılar
yazmış.
Apartma Boşluğu, Hakan Bıçakçı’nın 4. romanı.
Bu kitaptan sonra Karanlık Oda (2010)
adlı romanı ve Ben Tek Siz Hepiniz
(2011) adlı öykü kitabı da yayınlandı.
• Daha önce Picus Dergisindeki
yazılarını takip ettiğim Hakan Bıçakçı’nın diğer kitaplarını okumamıştım, ama
Apartman Boşluğu beni kendine çekti. Belki kitabın kapağındaki Anıl Duran imzalı resimdeki boşluk
hissi, belki de genç bir yazarın neler yazmış olabileceğine karşı oluşan
merakımdan dolayı kitabı okudum.
• Kitabın girişinde iki alıntı bizi
karşılıyor ve kitap sanki bu alıntılar üzerinden şekilleniyormuş izlenimi
vererek ilerliyor:
“Bu gezegende korkmamız gereken tek yaratık
insandır.”
C. G. Jung
“İnsanın en büyük düşmanı, doğrudan doğruya
kendisidir.”
Cicero
• Kitap üç bölümden oluşuyor. Birinci
bölüm Eski Ev başlığını taşıyor ve 23 bölümden oluşuyor. İkinci bölüm Başka Ev
başlığıyla 7 bölümden oluşuyor ve üçüncü bölüm Yeni Ev başlığıyla 52 bölümden
oluşuyor.
• Psikolojik gerilim türünde yazılmış
kitap. Bir reklam şirketinde çalışan Arif’in işten çıkarılmasından sonra
kendini yalnızlığa iterek, bütün zamanını müziğe ayırdığı bir dönemi anlatıyor.
Hayatındaki birçok şeyden uzaklaşan Arif
öncelikle evini değiştiriyor. Evini değiştirdiği gün sevgilisinden (Ceren)
ayrılıyor. Ailesini ve arkadaşlarını da aramıyor. Birlikte çaldıkları grubun
üyeleri ve eski bir arkadaşı (Ender) dışında kimseyi görmüyor. Bütün zamanını
müziğe, daha doğru bir ifadeyle hayalini kurduğu albümünü çıkarmaya ayırıyor.
• Hep bir şeylere karşı takıntı yaşayan
kitabın kahramanı, yeni taşındığı evin yatak odasındaki garip deliğe takılıp
bütün hayatını o delikten gelecek müziğe adamaya başlıyor.
Yalnızlığın verdiği bir psikolojik
bunalım halinin de etkisiyle hayaller, kâbuslar, halüsinasyonlar, değişen
tablolar, bilinmeyen bir kişiden gelen telefonlar, deliğin içindeki ses ve
bütün bunların sonunda çıkan “Apartman Boşluğu” isimli ilk albüm…
• Kitap olabildiğince az karakter
etrafında şekillenirken asıl önemli olan Arif’in ruh dünyasındaki gerçek dışı
imgelerin okuyucuya ulaşım mesafesi. Yalnızlık sadece Arif’i değil okuyucuyu da
rahat bırakmıyor.
• Yalın bir anlatım, sade bir üslup
kullanan yazar, birçok yerde de sinematografik bir dille okuyucuyu kitaba
çekmeyi başarıyor.
David
Lynch’in
Kayıp Otoban (The Lost Highway) isimli
filmini hatırlatan bir sahne de kitaba ayrı bir tat katıyor:
Arif’i arayıp “Abi, yeni bir şiir yazdım da!” diye söyleyen kişinin, kitabın
sonunda, Arif olduğunu anlıyoruz. Kendi numarasını arıyor ve bu cümleyi
söyledikten sonra 2. şarkının sözlerini okumaya başlıyor.
• Kitabın kahramanı sadece insanlardan
değil zamanla kendinden de uzaklaştığının farkında değil. Sürekli kendi
kaydettiği sesini tanıma problemiyle karşı karşıya.
• Kitabı okudukça Arif’in sadece
yalnızlık, psikolojik bunalım nedeniyle değil de başka bir şeyden dolayı da
günden güne kendini gerçek dışı şeylere kaptırdığını anlıyoruz: yatak
odasındaki delikten sızan karbon monoksit gazı.
Eski bir kimyacı olan Ender’in ağzından
bu gazın etkisi şu şekilde dile getiriliyor: “Fazlası öldüren, azı da beyni zehirleyerek sersemliğe, gaipten sesler
duyulmasına, halüsinasyon görülmesine yol açan, çoğu bilim adamına göre eski
zamanlardaki perili ev fenomeninin tek sorumlusu olan, günümüzde de varoşlarda
ve altyapısı düzgün olmayan mahallelerde sayısız ölümün sebebi kabul edilen
zehirli bir gaz…”
• Apartman Boşluğu sade bir anlatımla
başlayıp uzunca bir süre de bu sadeliği korumayı başaran, bir insanın iç
dünyasını ve psikolojik sorunlarını iyi bir şekilde kâğıda aktaran ve değişik anlatım
tarzlarını kullanarak okuyucuyu kitaba bağlamayı başaran başarılı bir roman
olmuş.
Bu kitabı okuduktan sonra Hakan Bıçakçı’nın
diğer kitaplarını ve dergilerde kalan yazılarını okuma isteği oluştu içimde.
• Apartman
Boşluğu, Hakan Bıçakçı, Roman,
256 syf, Oğlak Yay. 1. Baskı 2008
Tuna
BAŞAR
0 Yorumlar