Gece CXIII


11 Ekim 2016
Salı

İyi bir okur olma konusunda yaşadığım en büyük eksiklik Türkçe dışında herhangi bir dilde çok iyi bir şekilde okuyamıyor olmak. İngilizce, Fransızca, Almanca, İspanyolca gibi bir dilde de çok iyi seviyede bir okuma yetisine sahip olmak isterdim. Sadece Türkçe okuyor olmak, dünya edebiyatından bana sunulanlar dışında bir şey okuyamıyor olmak anlamına geliyor. Yapılan çeviriler dışında dünya edebiyatını takip edemiyorum, başka dillerde yayınlanan dergileri okuyamıyorum, dünya edebiyatının gündeminde olanları gözlemleyemiyorum. Bu da hem ufkumu daraltıyor hem de iyi bir okur olmamı engelliyor. Oysa iyi düzeyde İngilizce okuyabiliyor ve orta düzeyde Fransızca anlayabiliyor olsaydım şu anki okuryazarlığımın çok üzerinde bir durumda olacaktım ve okumanın gerçek hazzını yaşayabilecektim. Ama ne yazık ki Türkçe yayınlanan kitaplar dışında bir okuma durumuna sahip olmadığım için kendimi çok yetersiz hissediyorum.

on1ekim’16gecesi edirne

Tuna BAŞAR

Yorum Gönder

2 Yorumlar

  1. Kitap severlerin kitapla arasındaki ilişkiyi gurmelere benzetirim. Tadından, malzemesinden, nerede ne zaman yeneceğinden her şeyinden bilgileri vardır. Siz de yine okuyarak önce ingilizcenizi ilerletin ben bir ara çocuk klasiklerinden denemiştim hem keyifli oluyor hem de ana okumalarınıza aperatif gibi. Çok kısa sürede dil sorununu çözer, yine daha yalın ve basit dil içeren kitaplardan başlarsınız.. Yetişkinler çocuk kitabı okumaz diye bir kural yok nasılsa, iyi okumalar..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız. Önerinizi değerlendireceğim.

      Sil