Bugün bir yazı okudum. kitap-lık
dergisinin Mart-Nisan 2017 tarihli 190. sayısında yer alan Mehmet Can Doğan imzalı Cemal
Süreya’nın İki Hikâyesi adlı yazı… Yazıda Cemal Süreya’nın yirmiye yakın
müstear ad kullandığından ve Suna Gün adıyla da Düzlem dergisinde Masalımsı
adlı bir hikâye yayınladığından söz ediliyordu. Müstear bir adla yazılar yazan
biri olarak bu durum fazlasıyla ilgimi çekti. Türk edebiyatında bu tarz takma
isim kullanan birçok yazar, şair mevcut. Dünya edebiyatından da var mutlaka ama
benim aklıma ilk anda Fernando Pessoa
geliyor.
Bizim edebiyatımızda takma isim
kullanmanın ilk nedeni kişinin yazdıklarından dolayı yargılanmaktan kendini
kurtarma isteği olmalı. Bir de memur olan yazarların kendi adını öne çıkarmamak
için seçtiği bir yol olabilir. Ama özellikle Cemal Süreya gibi zaten kendi
adını kullanmayıp takma bir isimle tanınmış, hatta adına eklediği soyisim
üzerinde bile bir süre sonra değişiklik yapan bir yazarın yirmiye yakın takma
isimle yazıyor olması garip olmasa gerek.
Yazarların kullandığı takma isimlerin
bir listesini çıkarmalıyım ve bu müstear isimleri nerden bulduklarını
araştırmalıyım.
Bugün bir yazı okudum ve bu yazı
sayesinde uzun zamandır üzerinde konaklamadığım yazarların kullandığı müstear
adlar üzerine kafa yordum.
Tuna
BAŞAR
0 Yorumlar