İzmir
Sevgili Eylül,
Uzun zaman oldu sana yazmayalı. Artık
utanma boyutuna ulaşan bir durum nedeniyle, “yoğunluk” nedeniyle yeterince
yazamadığımı biliyorsun. İş hayatındaki yoğunluk insanın gündelik hayatındaki
birçok şeyi aksatıyor, ne yazık ki!
Sana en son yazdığımda Didem Madak’ın apansız, beklenmeyen
ölümü nedeniyle kalemi elime almıştım. Senin sayende tanıdığım bir şairin kaybı
seni yeniden anmama da sebep olmuştu. Hâlâ böyle ölümlerin acısı içimde. Seyhan Erözçelik, Ali Teoman kayıpları da aynı hissi yaşattı bana.
Bu aralar yeniden Leylâ Erbil okumalarına başladım. Seninle Leylâ Erbil edebiyatı
üzerine de uzun uzun sohbet etmiştik eski yıllarda. Galiba seninle anmadığımız
kadın yazar kalmamıştır.
Yeni romanı Kalan çıktığı için yeniden döndüm Leylâ Erbil’in önemli
kitaplarına. Gecede’yi, Mektup Aşkları’nı, Cüce’yi, Hallaç’ı yeniden
okuduktan sonra Kalan’ı okumayı planlıyorum.
Bir yandan da Ayfer Tunç’un Evvelotel’ini
okuyorum bu aralar. Tabii doğal olarak Saklı’ya
dönüşler yaparak. Zaten kitabın basımında ikinci bölüm Saklı’ya ayrılmış. Ayfer
Tunç da Evvelotel’deki öyküleri Saklı’dan yola çıkarak yazmış. Özellikle Acılezzet isimli öyküyü tavsiye ederim. Eğer
okumadıysan mutlaka oku!
Son mektubunda yeni kadın yazar
önerilerinde de bulunmuşsun. Özellikle Birhan
Keskin ve Gonca Özmen şiirleri
benim de çok sevdiğim şiirler. Her iki şairin de şiirlerini defalarca okudum. Hatta
Birhan Keskin’in Altın Portakal Şiir Ödülü’nü alan Ba kitabı için hazırlanan “Birhan
Keskin Şiiri ve Ba” adlı kitap da sırada okunmayı bekliyor. En kısa zamanda
okuyacağım.
Adını andığın şairler içinde Didem Gülçin Erdem, Hilal Karahan ve Aslıhan Tüylüoğlu’nun şiir kitaplarını da edindim. Henüz okumadım,
fakat ilk fırsatta Perdesiz’i, Tepenin Önünde’yi, Yokuş Çıkan Su’yu ve Balkon
Yalnızları’nı okuyacağım. Betül
Yazıcı’dan da bahsetmişsin. İçimde
Kirli Kuşlar isimli kitabını adıma imzalayıp gönderdiğini sanırım sana daha
önce söylemiştim.
Zehra
Betül
isimli şair benim de dikkatimi çekti. Birçok dergide karşıma çıktı, fakat
kendisi hakkında pek bilgim yok. Betül Yazıcı olabilir mi, diye ben de
düşündüm.
Bir de Ayfer Tunç’un senaryo
yazarlığından bahsetmişsin. Özellikle son dönemde Orhan Kemal’in romanından senaryolaştırdığı 72. Koğuş’u henüz izlemedim. Daha önce de Sait Faik’in öykülerinden bir senaryo yazmıştı. Araştırmaya değer!
Sevgili Eylül, bundan sonra daha sık
yazmaya çalışacağımı bilmeni isterim.
Sevgilerimle.
Tuna
BAŞAR
0 Yorumlar