10
Ağustos 2015 Pazartesi
Edirne
Sevgili Eylül,
Bir süredir sana yazamadım. Aslında
mektup yazmak için yanıp tutuşuyorum. Ama teknolojinin getirdikleri bizi mektup
yazmaktan öylesine uzaklaştırdı ki elime kâğıt-kalem alıp bir türlü mektup
yazmaya girişemiyorum.
Bu aralar Adalet Ağaoğlu’nun Ölmeye
Yatmak kitabının etkisi altındayım. Özellikle Aysel karakteri beni
fazlasıyla etkiledi. Tutucu bir ailede yetişip zincirlerini kırmaya çalışan ve
sonucunda da istediği yere ulaşan güçlü bir Türk kadını imajı çiziyor okurun
zihninde ilk bakışta. Ama yaşadığı iç hesaplaşma ve duygusal durum ona
fazlasıyla kırılganlık katıyor. Atatürk
öldüğü yıl ilkokulu bitiren kuşağın önemli bir temsilcisi Aysel. Aslında arada
kalmış, geçiş döneminde kendini bulmaya çalışan bir neslin desek daha doğru
olacak. Toplumsal değişimin yeni nesiller üzerindeki etkisi de çok iyi
anlatılmış romanda. Modern bir yapıya kavuşmaya çalışan yepyeni bir ülkenin
içinde bulunduğu şartlar ve dünyadaki gelişmelerin kişiler üzerindeki etkileri
de iyi bir şekilde aktarılıyor. Bu şartlar altında okumak için büyük bir isteğe
sahip olan gençler istedikleri yerlere geliyor, fakat içlerinde bir şeyler hep
yarım kalıyor. Aysel’in de dışarıdan güçlü bir görünüme sahip olması iç
dünyasındaki fırtınaları yok etmiyor. Ancak kendini bir otel odasına kapatıp
ölüm düşüncesiyle hesaplaşmaya başlayınca içindeki zayıf noktalar da ortaya
çıkıyor.
Kitabı okurken aslında günümüzde de
fazlasıyla Aysel karakterinin yaşadığını düşündüm. Bir sürü güçlü kadın imgesi
var ülkede, acaba iç dünyalarında neler yaşıyorlar? İç hesaplaşmaya gerek
duyuyorlar mı? Ya da iç dünyalarıyla dışarıya yansıttıkları arasında ne gibi
farklar var? Senin de bu konuda düşündüklerini merak ediyorum.
Bir de bu düşüncenin etkisi bazı
karşılaşmalara da sebep oldu. Kitapevinde Nüket
Esen’in İletişim Yayınları’ndan çıkan Modern
Türk Edebiyatı Üzerine Okumalar adlı kitabını incelerken Türk Romanında Güçlü Kadınlar başlığı
gözüme çarptı ve kitabı hemen almama sebep oldu. Henüz bu makaleyi okumadım ama
kabaca göz attım. Fakat makalede ne Ölmeye Yatmak romanı ne de Aysel karakteri
gözüme çarptı. Sanırım Aysel’de benim gördüğüm güçlü kadın imajı başkaları
tarafından görülmemiş. Nüket Esen’in kitabını ve makaleyi okuduktan sonra
bunlar üzerine de yazarım sana.
En kısa zamanda görüşmek üzere.
Tuna
BAŞAR
Not: Ölmeye Yatmak iyi bir kitap fakat
bazı bölümler gazetelerden direkt alınmış hissi yarattığı için okurken
kopukluklara sebep oluyor.
2 Yorumlar
Ne güzel bir mektuptu Tuna. Eskiden yazdığım mektupları düşündüm. Ağabeyime askerdeyken, ablama İstanbul'da üniversitedeyken. Bir de babamın bir nedenle beni akrabalarımın yanına geçici bir süre için yolladığında bana yazdığı beş tane mektup.
YanıtlaSilBu serine zaman zaman bakacağım. Kalemine sağlık oğlum.
Kadınlar hesaplaşmadan çok yaşıyor. Ve çaresizlikleri o kadar belirgin yoğun ki.Beni bile şaşırtıyor.Bu güne kadar söylediğim'Ben Kadın yazar değilim sadece yazarım' Sözlerimi sorgulatıyor. Şu aralar içimden geçen kadın konuların da daha çok yazmamız gerektiği. Eylül'e selamlar. Jale KESKİNKILIÇ
YanıtlaSil